Taşeron işçisi demek, az maaşla çok iş demektir.

Taşeron işçisi demek, az maaşla çok iş demektir.

Taşeron işçisi demek, servis hakkı olmayan demektir.

Taşeron işçisi demek, yemek hakkı olmayan demektir.

Taşeron işçisi demek, çalıştığı işyerinde ikinci sınıf insan demektir.

Taşeron işçisi demek, mesaileri kıt kanaat verilen demektir.

Taşeron işçisi demek, çalıştığı işyerinde kendi işi olmayan birçok işi yapan demektir.

Taşeron işçisi demek, eğer servis hakkı verilse bile servis şoförü tarafından bile hor görülen demektir.

Taşeron işçisi demek, yemekhaneci tarafından bile hor görülen demektir.

Taşeron işçisi demek, serviste oturacağı yeri bile belli olan demektir.( Öyle kafana göre her yere oturamazsın )

Taşeron işçisi demek, yemekhanede oturacağı yeri bile belli olan demektir.(Öyle kafana göre her yere oturamazsın, fazla yemekte isteyemezsin)

Taşeron işçisi demek, hep işten atılma korkusuyla yaşayan demektir.(Kadrolunun en azından her ne kadar bu devirde birçok sendika işçinin ve devletin olsa da arkasında duracağı sendikası var)

Taşeron işçisi demek, sosyal yardım, ikramiye, bayram parası gibi paraların ne olduğunu bilmeyen demektir.

Taşeron işçisi demek, sen ne bilirsin sözlerine maruz kalan demektir.

Taşeron işçisi demek, ‘’şükür edebiyatına’’ mahkûm edilen demektir.

Taşeron işçisi demek, işyerinde ezilen büzülen demektir.

Taşeron işçisi demek, yıllık izinleri ya olmayan ya da çok az olan demektir.

Taşeron işçisi demek, Amerika’da ki zenciler misali olmak demektir.

Saymakla bitmez taşeron işçisinin dertleri, her seçim öncesi ‘’Taşeronlara müjde’’ haberleri çıkar seçim biter ‘’Taşeron karakterli bakanlar bir daha taşeronu ağzına bile almazlar’’

Aslında suç Taşeron işçisinde tüm kabahat, 800 TL. büyük maaş diyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanı Faruk Çelik’ten müjde beklemek.

550 Milletvekilinin en az 500 tanesinin taşeron işçi çalıştığı bir mecliste müjde beklemek,
Bülent Ersoy’un doğum yapmasını beklemek gibi bir şeydir.

Taşeron işçisine bir müjde de ben vermek istiyorum.

Ne zaman Bülent Ersoy doğum yaparsa, taşeron işçisi insan gibi yaşamaya, emeğinin hakkını almaya başlayacak.

Eğer ki Bülent abla doğum yapmazsa, ekmek yapmaya niyeti olmayan gelin devamlı un elermiş misali un elenip duracak ve hiçbir zaman ekmek olmayacak.

Hadi be Bülent abla tüm umudumuz sensin doğur da güldür şu taşeron işçisini..!!