BU BİR POLİS BABASININ FERYADIDIR!!!

28 Eylül 2016 Saat: 18:05
Hakan Elyıldırım

Cep telefonu çıktığı günden bu yana, yani yaklaşık 23 yıldır aynı telefon numarasını kullanıyorum. Numaramı hiç değiştirmedim. O gün bugündür operatör bile değiştirmedim. Bu yüzden telefonum Kocaeli’de pek çok kimsenin telefonunda kayıtlıdır. Cumartesi günü telefonum çaldı. Haber Kırkbir okuyucularından emekli öğretmen Mustafa A. Aradı. Soyadı bende saklı. Saklı olma nedenini az sonra öğreneceksiniz.

Konuşmamızı aynen aktarıyorum.

Hakan kardeşim ben Emekli Öğretmen Mustafa A. Vaktin varsa sana bir derdimi açmak istiyorum. Ahmet Serimer’i de tanırım. Onu da arayacağım. Ama yazılarına, fotoğrafına bakınca hissettiğim samimiyet, önce seni aramam gerektiğini söyledi bana.

Biliyorsun, malum darbe girişimi sonrası Polis Teşkilatından 12.800 kişi ihraç edildi. Bu sayı, teşkilatın Dörtte Biri demekti.

Benim bir oğlum var. Kendisi Polis Memuru. Evli, çocukları var. Temmuz’dan bu yana 12-12 çalışıyor. 12-12 demek, Sabah 08.00’den Akşam 20:00’ye kadar Bir hafta, Akşam 20:00’den, sabah 08:00’e kadar da bir hafta boyunca hergün 12 saat çalışıp 12 saat dinlenmek demek. Akşam mesaisinden, sabah mesaisine, sabah mesaisinden akşam mesaisine geçtiği günlerde de 19 saat çalışıyorlar.

Olağanüstü durumlarda tabiî ki gerekirse 24 saatte çalışırlar. Ancak Doğu ve Güneydoğu Anadolu hariç tüm Türkiye’de Polis teşkilatının çalışma saatleri normale yani 12-24’e döndü. 12 Saat çalışıp 24 saat dinleniyorlar. Ama Kocaeli’de değişmedi.

Nedeni çok ilginç. Kocaeli’ye Türkiye’nin hiçbir yerinden tayin istemiyormuş polisler. Kocaeli’li olanlar bile istemiyorlarmış Kocaeli’de çalışmayı.

Siyasi baskının çok fazla olduğundan, savcının ayrı fırçalamasından, Milletvekillerinin ayrı fırçalamasından illallah gelmiş polis teşkilatına. Türkiye’deki Polis Teşkilatının içerisinde Nereye gidersen git ama Kocaeli’ye gitme diye konuşuluyormuş. Bu yüzden de Polis Memurları Kocaeli’yi tercih etmiyorlarmış.

Benim oğlum, çevresinde ve polis teşkilatında, efendi sakin bir çocuk olarak bilinir. Ancak, oğlumun psikolojisi darmadağın oldu. İşe gidiyor, eve geliyor hemen yatıyor, kalkıp tekrar işe gidiyor. Hayatı bu döngü içerisinde geçiyor. İstanbul’da, Sakarya’da mesailer normale döndü, Kocaeli’nin de dönmesi lazım. Yoksa bu çocuklar mahvolacaklar. Aile düzenleri kalmadı. Evlerinde de sorun yaşıyorlar.

Bakın Jandarmayı İçişleri Bakanlığına bağladı hükümetimiz. Jandarmanın ek gösterge puanı 3.600. Polisin ek göstergesi 2200’den yeni 3.000’e çıktı. 3.600 bile değil. 12-24 çalışırken ne kadar maaş alıyorlarsa 12-12 çalışırken de aynı maaşı alıyorlar. Yani bir mesai farkı falan yok. Anlayacağınız bu işi para için de yapmıyorlar. Ancak dayanma güçleri kalmıyor ne bu çocukların ne de biz ailelerinin. Buna bir an önce çözüm bulunması gerekiyor.  

Şimdi 10.000 tane Özel Harekat Polisi alacaklar. Çocuklara olmayın, şartlar düzeltilmeden polis falan olmayın diyorum. Şarkta oğlum görev yaptığında, psikolojisi öylesine bozulmuştu ki, İntihar edecek diye annesiyle ödümüz kopuyordu. Hiç haberi olmadan, gittim gizlice uzaktan takip ettim. Gerçekten bu çocuklar çok zor şartlarda görev yapıyorlar.

Emekli Öğretmen, Mustafa hoca böyle bir nefeste anlattı. Bir babanın feryatlarıydı bunlar. Duygulanmamak elde değil. Polis Teşkilatının başındaki kişilere, Emniyet Müdürümüze, Milletvekillerimize ve gerekirse Bakanlarımıza bu konuyu mutlaka aktarmalıyız. Başbakan, Savunma Bakanımız düğün için geldiklerinde mutlaka bu konuyu hatırlatmamız gerekiyor.   

Yarın Polis Teşkilatı içerisinde üzücü hadiselerin haberini yapmamak için acilen polislerimizin çalıştıkları bu zor şartların düzeltilmesi gerekiyor.

YORUMLAR

Lütfen Resimdeki kodu yazınız