'İsteseler bir haftada kanseri yok edebilirler'

28 Kasım 2016 Saat: 19:23
'İsteseler bir haftada kanseri yok edebilirler'
Fitoterapist ve Bioenerji Uzmanı Dr. İsmail Soner Sekman, 'Bugün ilaç firmaları istese, dünyada tek bir kanserli hasta kalmaz. Çünkü işin içinde trilyon dolarlar var. Bugün hastalıkları tedavi ettiklerinde hastaneler, doktorlar işsiz kalacak.

Fitoterapist ve Bioenerji Uzmanı Dr. İsmail Soner Sekman, 'Bugün ilaç firmaları istese, dünyada tek bir kanserli hasta kalmaz. Çünkü işin içinde trilyon dolarlar var. Bugün hastalıkları tedavi ettiklerinde hastaneler, doktorlar işsiz kalacak. İlaç firmaları kapanacak' dedi.

Dünyada ve ülkemizde günden güne artan kanser vakaları insan yaşamını tehdit eden en büyük sorunlardan biri. İletişim ve teknoloji çağının yan etkisi radyasyon, sağlıksız gıdalar; GDO'lu ürünler, sigara, stres ve daha birçok neden, sağlıklı yaşam kalitemizi düşürüyor. Bu duruma bir nebze olsun önlem alabilmek için organik beslenmeye çalışanların sayısında da artış gözlemleniyor. Bir yandan direncimizi zayıflatacak faktörlerden kaçınırken, diğer yandan bilmediğimiz fakat gün içinde maruz kaldığımız hangi nedenler bizi olumsuz etkiliyor? Sağlık sektörüyle alakalı ortaya çıkan yeniliklerin yarar ve zararları hakkında ne derece bilgiliyiz? Hastalıkların nedenleri, bilinmeyenleri ve alınabilecek önlemleri Fitoterapist ve Bioenerji Uzmanı Dr. İsmail Soner şöyle açıkladı:

İsteseler bir haftada kanseri yok edebilirler

Günümüzün en ölümcül hastalıklarının başında gelen kanserin tedavisi yok mu?

Tedavisi var. Bugün ilaç firmaları istese, dünyada tek bir kanserli hasta kalmaz. 1920 yılında Amerikalı doktor Royal Rıfe kanserin nedeninin virüs olduğunu tespit etmiştir. Kendi yaptığı cihazla kanserli dokulara frekans yollayarak bunları tamamen yok etti. İcadını hükümete sundu ama mahkemelerle uğraştı. Laboratuvarı yakıldı ve bu buluşun üstü kapandı.

Kanserin tedavisi olduğunu söylüyorsunuz. Bu neden gizleniyor veyahut engelleniyor?

Çünkü işin içinde trilyon dolarlar var. Bugün hastalıkları tedavi ettiklerinde hastaneler, doktorlar işsiz kalacak. İlaç firmaları kapanacak. Maalesef sistem bunu gerektiriyor. Bununla birlikte en azından bir röntgen yazmıyorsa o doktor da hasta için kötü oluyor.

Rafine tuz asla kullanmayın

Dengeli ve sağlıklı beslenen kişiler de en az sigara kullananlar kadar hastalık riski altında mı?

Bana gelen akciğer kanseri hastaları ve hatta aileleri ömrü boyunca hiç sigara içmemiş insanlar. Yemeklerde tükettiğiniz rafine tuzun içindeki ağır metal büyük tehlike. Kaya ya da deniz tuzu kullanın, yeter ki işlenmemiş olsun.

Mutlaka kulaklıkla konuşun

Yediden yetmişe hiçbirimizin elinden düşmeyen cep telefonlarının üzerimizdeki etkisi nedir?

Cep telefonu bir dakikadan sonra beyinde mikrodalga etkisi yapar ve nöronları öldürmeye başlar. Uzun süre konuştuğunuz zaman başınızda Ağrı hissedersiniz. Bu, yüksek mikrodalga etkisidir. Mutlaka kablolu kulaklıkla konuşmaya çalışın.

Sakız kanser yapıyor

Bazı haber kaynaklarında iddia edildiği gibi İsrail'de kanser vakası görülmüyor mu?

Sipariş üzerine yazılan yazılar onlar. İsrail'de de kanser var ama diğer ülkelere göre çok daha az. Çünkü fastfood ve GDO'lu ürünleri tüketmiyorlar. Kullanmış oldukları suların enerjileri var. Sakız çiğnemiyorlar çünkü kalbimiz her attığında bütün hücrelerimize milyonlarca sinyal gönderir ve nasıl çalışması gerektiği konusunda komutlar verir. İşte sakızların içindeki titanyum dioksit denen madde bu komutları engelleyip bloke ediyor ve kanser meydana geliyor. Sakızı dokuz dakikadan fazla çiğnemek geçici hafıza kaybına da neden olur.

Günümüzde neredeyse her vakada çekilen tomografinin insan sağlığı üzerindeki etkileri nelerdir?

Tomografinin sağlığa büyük zararı var. Tomografi çektirenlerin yüzde yetmişi kansere yakalanıyor. Kanserin büyük nedenlerinden biri. Maalesef sağlık sektöründe insana insan gözüyle değil, makine gözüyle bakılıyor. Sadece bedenden var olan bir canlıymış gibi davranılıyor. Halbuki ruhumuz ve zihnimiz var, bunlar gözardı ediliyor. Tomografinin bu kadar sık çekilmesinin nedeni ticaridir. Hastalar onlara göre müşteri.

Tomografideki radyasyon miktarı söylenildiği gibi yüksek boyutlarda mı?

Tomografiyle vücudunuza almış olduğunuz radyasyon oranı, nükleer santralde çalışan bir işçinin on yılda almış olduğu radyasyona eşdeğer. Bugün onkoloji servislerine gidin hep kanserli ve otistik çocuklar var. Hepsinin nedeni almış oldukları radyasyon.

Gün içinde maruz kaldığımız zararlı ışınlardan ve negatif birikimden kurtulmanın bir yolu var mı?

Evinizde küvete ya da büyükçe biri leğene sıcak su, bir su bardağı kadar elma sirkesi, iki yemek kaşığı karbonatı koyun. Eritip içinde 10-15 dakika oturun. Suyu döktükten sonra leğeni dezenfekte edin. Tomografiye girmişseniz bunu haftada iki kere mutlaka uygulayın. Faydası olacaktır.

Zeolit radyasyonu yok eder

'Vücudumdaki radyasyonu temizlemek istiyorum' diyenlere ne tavsiye edersiniz?

Yanardağların püskürttükleri lavlar deniz suyuyla buluştuğu an oluşan tepkimeden meydana gelen Zeolit, bugün diyaliz merkezlerinde kandaki ürik asidi temizliyor. O cihazlardaki filtrelerde zeolit kullanılıyor. Zeoliti sadece akvaryum ürünleri satan yerlerde bulabilirsiniz. Toz haline getirdikten sonra leğenin ya da küvetin içine koyduğunuz sıcak suya bir yemek kaşığı zeolit ekleyip eritin. Bu suda da yaklaşık on beş dakika oturun. Vücudunuzdaki tüm radyasyonu alır atar.

Zeolitin Avrupa'da karşılığı var mı? Başka hangi hastalık türlerinde kullanılıyor?

Uşak-Kütahya bölgesinde çıkan bu taşı İtalya ve Çin bizden kamyonlar dolusu alıp işledikten sonra bize geri satıyorlar. Avrupa'da birçok hastanede sedef ve egzamanın tedavisinde kullanılıyor. Büyük paralar karşılığında hastalara zeolit banyosu yaptırıyorlar. Hasta yüzde kırk oranında iyileşiyor.

Hepimizin adını bildiği ama hakkında pek fazla bilgi sahibi olmadığı bionerji nedir?

Bioenerji farklı kültürlerde farklı şekilde tanımlanır. Bugünkü modern tıp, bizim sadece bedenimizle ilgileniyor. Vücudumuzun etrafında göremediğimiz enerjetik bir alan var. Tüm canlılar Allah-u Teala'yla bağlantılı haldedir. Onun bize gönderdiği foton enerjisiyle besleniyoruz. Bedensel, ruhsal ve zihinsel alanda yaşadığımız olumsuz düşünceler, çevre şartları ve şehir hayatı, blokajlar meydana getiriyor.

Eğitimini alan herkes bioenerjist olabilir mi?

Bioenerji eğitimle sonradan kazanılacak bir yetenek değildir. Bu Allah'ın vermiş olduğu bir yetenek. Bana babaannemden geçti. Sağ elimizle enerjetik alana dokunduğunuz zaman nerede blokaj var ve enerji akışı yok bunu görebiliyoruz. Bunu temizlediğimiz zaman kişi sakinleşiyor.

Ağır hastalıklarda bitkilerle tedavi sonuç verir mi?

'Düşmanın silahıyla silahlanın' diye hadis var. Ben yıllarca bitkilerle tedavi etmeye çalıştım, olmadı. Laboratuvarlarda sentetik virüsler meydana getirildiğine göre aynı yöntemlerle virüsü kaldırmak gerekiyor. Kendi yaptığım ilaçlarla kısa süre içinde kist, tümör, lezyon ve kansere neden olan virüsleri etkisiz hale getirecek yöntemi keşfettim.

Bitkinizi kendiniz toplayın

Baharatçılarda satılan her bitki ya da bitki yağı güvenilir mi sizce?

Bitkilerle bağışıklık sistemini güçlendirebilirsiniz ama bitkileri kendiniz toplamaya çalışın. Bu işin tarımı yapılmaya başlandı. Topluyorlar, gölgede doğal yöntemlerle kurutmak yerine mikrodalga fırınlarda kurutuyorlar. O zaman bitkinin içindeki esansiyel yağları uçuyor moleküler yapısı değiştiriyor. Kullandığınız zaman da size şifadan çok bela olur.

Son dönemlerde adını sıkça duyduğumuz hacamat ve sülük gibi tedavi yöntemleri eskiden de uygulanan metotlar mıydı?

Eski el yazması kitaplarda bu ilimlerin hepsi var. Musikiyle tedavi, doğal taşlar gibi yöntemleri ecdadımız çok iyi biliyordu.

Hacamat ve sülük aynı işlemler mi? Özellikle sülükle tedavide sağlık açısından öne çıkan özellik nelerdir?

Peygamberimiz ümmetine hacamatı tavsiye etmiştir. Ama hacamat yerine sülük tedavisi de yapılabilir. Sülüklerin yapmış olduğu da hacamattır. Sülüğün ilk ısırdığı anda sivrisinek ısırığı gibi hafif bir acı hissedersiniz. Fakat içeriye anestezik bir madde bırakır ve ağrıyı keser. Damardaki kirli kanı çeker alır ve ayrılırken vücudumuzun üretmediği doğada olmayan birçok enzim bırakır. O enzimler de tıkalı damarları bile açar.

Tıbbi sülük sadece Türkiye'de var

Dünyada sülükle tedavi şekli uygulanıyor mu?

Hem uygulanıyor hem de Batı bunun değerini çok iyi biliyor. Almanya, Kaliforniya, İsrail, İngiltere'de sülük tedavisi yapılıyor. Sülüklerin birçok cinsi var ama tıbbi sülükler sadece Türkiye'de bulunuyor. Bu yüzden Tarım Bakanlığı bir kota koydu ve belli bir sayı üzerindeki ihracatı bizdeki sülüklerin soyu tükenmesin diye engelliyor.

YORUMLAR

Lütfen Resimdeki kodu yazınız