radyo
radyo

SİYASET

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan El Bab açıklaması

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, İzmir'in Aliağa İlçesi'ndeki Etki Limanı Yüzer LNG depolama ve gazlaştırma terminali ile Egegaz LNG ilave kapasiteyi hizmete alma törenine katıldı. Türkiye'yi dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri haline getirmekte kararlı olduklarını belirten Erdoğan, "Bugün dünyanın en önemli kuruluşlarına baktığımızda finans enerji ve bilişim şirketlerinin öne çıktığını görüyoruz. Eğer dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri haline gelmek hedefleri gerçekleştirmek istiyorsak bu sektörlerde güç sahibi olmalıyız" dedi.

23 Aralık 2016 Saat: 21:27
YORUM YAPTavsiye EtYazdır

Bu haber 1.061 kez okunmuştur

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan El Bab açıklaması
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan El Bab açıklaması
Kolin Grubu Etki Liman İşletmesi'nin Çakmaklı Köyü'nde Türkiye'nin ilk yüzen sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) depolama ve gazlaştırma terminali ile Çolakoğlu Grubunun Egegaz LNG Terminali ilave kapasite tesisi birlikte devreye alındı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Vali Erol Ayyıldız, Ak Parti İzmir milletvekilleri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu Aliağa'da iki tesisin aynı anda hizmete açıldığı törene katıldı. Tören şehitler için saygı duruşu, İstiklal marşının okunması ve Kuran-ı Kerim okunması ile başladı.

Törende konuşan Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, 2002 yılında 5 ilde doğalgaz olduğunu, 2016 yılında bu sayının 78 ile çıktığını, 2017 yılında Şırnak, Artvin ve Hakkari'nin doğalgaza kavuşmasıyla Türkiye'de doğalgazın olmadığı ilin kalmayacağını ifade etti. 

ELEKTRİK ENERJİSİ GÜCÜMÜZÜ 3 KAT ARTIRDIK

Başbakan Binali Yıldırım, Egegaz sıvılaştırılmış gaz depolama santralinin yüzde 50 artırılarak 16 milyon metreküpten 24 milyon metreküpe çıkarıldığını vurguladı ve bunun gaz ihtiyacının karşılanmasına önemli destek sağlayacağına dikkat çekti. Başbakan Yıldırım, şöyle konuştu:

"Bugün özel sektör eliyle başlattığımız iki dev projeyi hayata geçiriyoruz. Bir enerji politikası belirlemenin ana hedefi enerji arz güvenliğini sağlamaktır. Enerji politikamızı oluşturken enerji arz güvenliğini ve enerji kaynaklarının çeşitlenderilmesini öne aldık. Özel sektörü hedefimize ortak ettik. Yasal altyapıyı oluşturduk. Bugün yapacağımız açılış hükümetimizin özel sektöre verdiği önemin ve desteğin en güzel örneğidir. Türkiye olarak son 14 yılda elektrik enerjisi kurulu gücümüzü yaklaşık 3 katına çıkardık. 78 bin 500 megavat kurulu güce ulaştık. Yenilenebilir enerji kaynak gücümüzü de 3 kat artırarak 33 bin megavatta yükselttik. 2002 yılında Türkiye'de sadece 4 bin kilometre doğalgaz iletim ve dağıtım hattı varken bugün 125 bin kilometre hatta sahibiz. Doğalgazı ulaştırdığımız il sayısı 78'e ulaştı. 2017 geldiğinde artık doğalgaz olmayan il kalmayacadığı gibi birçok ilçemiz de doğalgazı kullanır hale gelmiş olacak. Doğalgaz işiyle uğraşan şirket sayısı 2002 yılında 7 iken bugün 68'e ulaştı. Yıllık 1 milyar metreküp doğalgazı depolayacak Tuz Gölü Doğalgaz Depolama'nın projesinin ilk etabının çalışması başladı. Önümüzde yıl ilk 3 depoyu yılbaşında hizmete alacağız. Silivri Doğalgaz Depolama tesisinin kapasitesi iki katına çıkıyor. Dünyanın en büyük 14'üncü LPG pazarı durumundayız. Bakü, Tiflis, Ceyhan boru hattı ile doğalgazı tüm dünyaya ulaştırıyoruz. Geçtiğimiz ekim ayında Türk Akım Projesi'nin anlaşmasını da karşılıklı olarak imzaladık. Önümüzdeki yıl Şhangay İşbirliği Örgütü'nün enerji kulübü başkanlığını Türkiye yürütecek. Başkanlık dönemimiz enerji stratejimize yeni bir vizyon katacak. Bu çalışmalardaki hedefimiz Türkiye'yi enerji güzergahı haline getirmek ve aynı zamanda komşularımızın enerji ihtiyacını karşılamak. Ülkemizin enerji arz güvenliğine katkı sunacak iki poje var. Birincisi Egegaz sıvılaştırılmış gaz depolama santrali bugün günlük kapasitesi yüzde 50 artırılıyor 16 milyon metreküpten 24 milyon metreküpe çıkıyor. Milli gaz ihtiyacımızın karşılanmasına önemli bir destek sağlayacak. Şu anda üzerinde bulunduğumuz Etki Liman İşletmeleri tarafından yüzer bir sıvılaştırılmış doğalgaz tesisi limanı ve dağıtım şebelerini hizmete alıyoruz. Bu tesis, 330 milyon TL yatırımla altı ayda tamamlandı. Kara terminallerinden çok daha kısa sürece tamamlandı. Günlük gazlaştırma kapasitesi 20 milyon standart metreküp depolama ve gazlaştırma yapan terminal ile iç ve dış piyasaya destek mümkün hale gelecek. Her iki projenin de doğalgaz üretiminde yaşanan mevsimsel dalgalanmalara karşı önemli bir emniyet tedbiri olacağını ifade etmek istiyorum. Özellikle doğalgaz ihtiyacının yoğun olduğu dönemlerde arz güvenliğinde önemli bir sorun yaşanmamış olacak. İzmir Aliaga'da kurulmuş olması boğazlardan tehlikeli yük geçişini de azaltmış olacak. 

ENERJİ ULUSAL GÜVENLİK VE BAĞIMSIZLIĞIN TEMEL UNSURU

İçinde bulunduğumuz yüzyılın en önemli gündem başlıklarından biridir enerji. Hayatın her alanında enerji ağırlığını hissettiriyor. İlişkileri ve gelişmeleri yönlendiriyor. Özellikle son dönemde enerji konusu ulusal güvenlik ve bağımsızlığın temel unsuru haline gelmiştir. Enerjiye olan talebin gün geçtikçe arttığını, sanayileştikçe artaracağını biliyoruz. Küresel enerji arz ve güvenliği açısından üstlendiğimiz rolün farkındayız. Geniş bir enerji vizyonumuz var. Küresel gelişmeler ve beklentileri gözönüne bulundurarak vizyonumuzu yaptık. Türkiye'yi transit ülke haline getirmek en temel hedefimizdir. Özel sektörde hizmet üreten tüm şirketlerimizi devlet politikalarına sundukları destekten dolayı teşekkür ediyorum. Egegaz'a, Etki Liman İşletmesine ve BOTAŞ'a teşekkür ediyoruz."

"BU PROJELER İZMİR'İ BÜYÜKŞEHİRLERE BAĞLAYACAK"

Başbakan Yıldırım, hükümetin İzmir yatırımlarını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"İzmir bizim memleketimiz, seçim bölgemiz. Dolayısıyla bu iki eseri uğurlu ellerinizle burada açıyorsunuz. Tire'de de özel sektörün çok önemli bir tesinini açmış olacağız. İzmir sadece sanayinin değil hayvancılık ve tarımda da Türkiye'nin en önde gelen ilidir. Küçük Menderes Havzası'nın hayvancılıkta katma değer üretmede çok büyük payı var. İzmir'e yapılan her yatırım Türkiye'nin geleceğine yapılan yatırımdır. 2011 yılında başlattığımız 35 İzmir 35 Proje'miz tüm hızıyla devam ediyor. Bu projeler sadece İzmir'in değil İzmir'i Türkiye'nin İstanbul, Ankara, Antalya gibi büyükşehirlerine bağlayacak ve Türkiye'nin gücüne zenginliğine zenginlik katacak önemli projeler. İstanbul- İzmir Otoyolu, Osmangazi Köprüsü, İstanbul ile İzmir'i kapı komşusu yapıyor. 9 milyar dolarlık bu muazzam projesi bitirmiş olacağız. Sabuncubeli Tüneli'ni 2017'de hizmete açacağız. İzmir'e Türkiye'nin en modern havalimanını 18 ayda yaptık. 1971 yılından bu yana devam eden çevre yolunu bitirdik o da ihtiyacı görmüyor yeni ulaşım imkanlarına ihtiyaç var. İzmir Büyükşehir belediyesi ile İZBAN'ı tamamladık, Torbalı'ya kadar uzattık, oradan Selçuk'a devam ediyor. Oradan Bergama'ya kadar devam edecek. Proje çok. Ankara- İzmir hızlı treni için tüm hızıyla çalışmaları sürüyor. Uşak- Ankara arasında altyapı çalışmaları yüzde 40 seviyesine geldi, ondan sonrası da 2017 yılında ihale edilmiş olacak.

TÜRKİYE'NİN ÖNÜ AÇIK

Türkiye'nin önü açıktır. Türkiye etkin politikası ve kararlı duruşuyla bölgemizde dostlukları artıran, düşmanlıkları azaltan politikası ile gelecek güzel günlerin inşasında başrolü oynayacaktır."

"DOĞALGAZ İHTİYACININ 10'DA BİRİNE KARŞILIK GELEN ARZ OLUYOR"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Etki Limanı Yüzer LNG Depolama ve Gazlaştırma Terminali'nin tek başına ülke genelindeki doğalgaz ihtiyacının 10'da birine karşılık gelen arz oluşturduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:

"Etki Limanı Yüzer LNG Depolama ve Gazlaştırma Terminali ile Egegaz LNG ilave kapasite projesi hayırlı olsun. Bu projelerin hayata geçirilmesine katkısı olan emeği geçenlere mühendisinden işçisine kadar teşekkür ediyorum. Etki Yüzer LNG Depolama Gazlaştırma Terminali'nin 6 ay gibi bir sürede hizmete alınması çok önemli. Enerjide Türkiye hem tüketiminin artması hem de geçiş güzergahının güçlenmesi nedeniyle yeni yatırımlara projelere ihtiyaç duyan bir ülke. Türkiye büyüdükçe geliştikçe istihdamı arttıkça enerji talebi de artacaktır. Son 10 yılda büyüme hızımızla enerji tüketimi aynı oranda arttı. Bu yılki ortalama enerji tüketimi, 2002 yılındakinin 2 katından fazla. Talepteki bu artışı karşılamak için bir yandan kendi kaynaklarımızı en azami şekilde değerlendirirken, alternatif enerji kaynaklarını harekete geçiriyoruz. Doğalgaz en önemli enerji kaynağı durumundadır. Elektrik üretimimizin yarısını özellikle şehirlerin ısıtma ihtiyacının önemli bölümü doğalgazla sağlanıyor. Çevre kirliliğine yol açmaması ve ekonomik olması nedeniyle önemli ama dışa bağımlıyız. 

SEYYAR TERMİNAL NEREDE SIKINTI VARSA ORAYA GİDECEK

Yakın zamanda yaşadığımız kimi hadiseler nedeniyle doğagazda kaynak çeşitliliğine gitmemiz şart. Sıvılaştırılarak hacmi küçültülmüş hali olan LNG bu nedenle önemli. Türkiye LNG ithalatında dünyada 8'inci sırada. Doğalgaz ticaretindeki dengeyi daha sağlıklı kurmak için bu yatırıma öncelik vermemiz gerekiyor. Etki Limanı Yüzer LNG Depolama ve Gazlaştırma Terminali tek başına üke genelindeki doğalgaz ihtiyacının 10'da birine karşılık gelen arz oluyor. 20 milyon metreküp enerji gönderme kapasitesi olan bu tesis hem elektrik üreten, hem de ısınma amaçlı tüketimde sigortamız olacaktır. Karadeniz'e kadar gidecek, Akdeniz'e kadar gidecek bu seyyar terminal nerede sıkıntı varsa oraya gidecek." 

FİNANS, ENERJİ VE BİLİMİŞDE SÖZ SAHİBİ OLMALIYIZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyye sürdürdü: 

"Egegaz'a ilave olarak yeni şirketlerin de LNG konusunda yatırım hazırlığında olduğunu görüyoruz. Tüm enerji kaynakları gibi doğlagazda da ne kadar arz çeşitliliği sağlarsak kendimizi güvende hssediyoruz. Yeni yatırımları memnuniyetle karşıldığımı belirtmek istiyorum. Projeleri ve yatırmlarıyla ülkemizi doğalgaz taşımacılığında dünyada bir yere getiren BOTAŞ ve yönetimine teşekkür ediyorum. Bu işler ancak ekip çalışmasıyla olur. Bu işler aşkla sevdayla olur. Eğer aşkınız, sevdanız, derdiniz yoksa bunların hiçbiri olmaz. Bakanlığımızla BOTAŞ'la özel sektörle uluslararası muhataplarla bu projeleri daha da ileriye taşımakta kararlıyız. Bugün dünyanın en önemli kuruluşlarına baktığımızda finans enerji ve bilişim şirketlerinin öne çıktığını görüyoruz. Eğer dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri haline gelmek hedefleri gerçekleştirmek istiyorsak bu sektörlerde güç sahibi olmalıyız. Bunların hepsi birbirini besleyen ve destekleyen alanlardır. Enerjiden kazandığınızla finans sektörünüzü, oradan elde ettiğiniz güçle üretim tesislerinizi güçlendirirsiniz."

"TÜRKİYE'NİN ÖNÜNÜ KESMEK İSTEYENLERE İNAT YATIRIMLARA DEVAM"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin önünü kesmek, ayağına çelme takmak isteyenlere inat yatırımlara devam edileceğini belirterek, konşumasını şöyle sürdürdü:

"Ülkemizde petrol, doğalgaz olmayabilir ama önemli avantajımız var. Biz Türkiye'yi dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri haline getirmekte kararlıyız. Bizimle benzer şartlara sahip pek çok ülke gibi ekonominin bir numarasıdır her şeyi genç insan gücüdür. Emek insanın türevidir. Sermaye insanın türevidir. Eğer insan yoksa bunların hiçbiri yok. Alınterimizi, azmimizi, bilgimizi, birliğimizi beraberliğimizi ortaya koyarak biz bu hedefe ulaşabiliriz. 14 yıl bu bakımdan en çarpıcı başarı hikayesidir. Bu başarının temelinde iki unsur var. Biri istikrar diğeri güven. Son yıllarda artan saldırılar bu istikrar ve güveni zedelemeye yöneliktir. Türkiye'nin enerjisini, dikkatini kalkınma, gelişme, yaktırımdan uzaklaştırıp kısır gündeme, belirsizliğe mahkum etmek isteyenların oyununa gelmedik, gelmeyeceğiz. Son 3.5 yıldır kesintisiz bir şekilde sosyal çalkantıdan teröre, ekonomik krizden bölgesel çatışmalara kadar her türlü yol denendiği halde biz kalkınma gündemimizden kopmadık. Salı günü ülkemizin en iftihar veren projelerinden biri olan Avrasya Tüneli'nin açılışını gerçekleştirdik. 14 yıla boğazdan üç geçiş sığdırdık. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Marmaray ve Avrasya Tüneli. Bunlar dertli olursanız yapacağınız işlerdir, aşık olursanız yapacağınız işlerdir. Türkiye yapar mı yapar. Bu millet yapar mı yapar ve yaptık. İş bilenin kılıç kuşananındır. Paranız olduğu zaman yaparsınız. Paranız olmadığı zaman güvenle yaparsınız. Verdiğimiz güvenle yaptık. Üç yatırıma da para vermedik. Para vermediğimiz gibi sürekli olarak gelirimizi alıyoruz ve alacağız. İş bilenin kılıç kuşananın. İstanbul'un iki yakasını Avrupa ile Asya'yı beşinci kez birbirine bağlamış olduk. İstanbul ve İzmir'in bağlanması çok sevindirici bir konu. Osmangazi Köprüsü iftihar vesilemiz. Oranın da açılışı yaptığımızda heyecan duydum. Tamamen bittiğinde İstanbul'dan İzmir'e 3 saatte geleceğiz. Zamanla yarışmak budur. 'Vakit nakittir' diyorsunuz ya işte budur. Bu olmazsa hiçbir şeyin anlamı yok. Gazeteleri okuyorum çok enteresan. 'Bak çıktım geliyorum, çayını hazırla' diyor. Arkadaşı şaka yapıyor sandı. '5 dakika sonra oradayım' diyor. Hamd olsun. Bu günleri de gördük. Daha güzel gülen olacak. Hiç endişe etmeyin. 

TERÖR BELASINI TOPRAĞA GÖMECEĞİZ

Bu terör belasını toprağa gömeceğiz. El Bab için 'dünyayı biz mi kurtaracağız' diyorlar. Ya dünyayı kurtarma derdi değil. Kilis'e bomba düştüğünde 'nerdesin hükümet' diyorsun. Kilis'e bomba atanların üzerine gittiğiniz zaman 'dünyayı biz mi kurtaracağız'. Tabi gideceğiz terörden arındırılmış bölge diye açıklama yaptık. Sabır sabır anlamadın ya sadece ülkemizde değil orada da diyeceğiz. El Bab'ta hamdolsun neredeyse olmak üzere Silahlı Kuvetlerimiz Özgür Suriye Ordusu ile bunu yapıyor. Yatırım bedeli 4 milyar dolar olan baraj, sulama, içme suyu, taşkın koruma, mili park gibi projelerden oluşan 151 eserin açılışını Ankara'da gerçekleştirdik. Pazartesi günü Kastamonu- Çankırı Ilgaz Tüneli'nin açılışı yapılacak. Toplamda 12 km. gidiş geliş. Dağları deldik ya. Yani Ferhat olursan Şirin'e gidersin. Biz Ferhat olduk millet de Şirin. Şirin'e dağları dele dele ulaşıyoruz. Oradan kışın geçmek mümkün değildi. Ilgaz Tüneli ile dağ delindi ve rahat rahat geçeteceğiz. Bizi 2023'e taşıcak olan bu yatırımlardır, bu projelerdir. Biz, bölgemizdeki insani krizlerin çözümü için çözüm alırken Türkiye'nin önünü kesmek, ayağına çelme takmak isteyenlere inat yatırımlara devam eden tüm işadamlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Sizler bu ülkenin ve bu millete güvendiğiniz elinizi taşın altına koydunuz. Bu ülke size gösterdiği güvenin karşılığın verecektir. Emin olun 15 Temmuz'da bu ülkenin istikrarınaa ve istikbaline canı pahasına sahip çıkan Türk milleti risk alan herkese de aynı şekilde sahip çıkacaktır." 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından törene katılanlar 'Reis' diye bağırarak el salladılar. Erdoğan daha sonra video konferans aracılığıyla Egegaz tesisi kapasitesini artışını sağlayacak sembolik kurdele kesiminin talimatını verdi. Daha sonra da yüzer terminalin açılış kurdelesi kesildi.

Aliağa'da Etki Limanı Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Kalyoncu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 10'uncu yüzyılda İslam alemi tarafından kullanılan bir pusula hediye etti. Başbakan Yıldırım'a da Etki Liman Yönetim Kurulu Başkanvekili Naci Koloğlu 219 metre uzunluğunda Efes RU Gemisi'nin maketini verdi. Bakanlar, milletvekilleri, protokol üyeleri, belediye başkanları ve firma yöneticileriyle birlikte kurdeye kesilerek açılış gerçekleştirildi. 

GÜNDE 20 MİLYON METREKÜP

Kolin Grubu Etki Liman İşletmesi'nin Çakmaklı Köyü'nde Türkiye'nin ilk yüzen (LNG) sıvılaştırılmış doğalgaz depolama ve gazlaştırma terminali ile Ege Gaz LNG Terminali ilave kapasite tesisi birlikte devreye alındı. Uzunluğunun 238 metre, genişliğinin 44 metre, yüksekliği 25 metre olduğu yüzer santral 145 bin metreküp LNG kapasitesine sahip bulunuyor. Yüzer santral 85 milyon metreküp doğalgazı depolayabiliyor. Ulusal şebekeye günde 20 milyon metreküp gazlaştırılmış LNG gönderme kapasitesine sahip. Yıllık kapasitesinin 5,3 milyon ton olması planlanan yüzer santral Türkiye'nin enerji arz güvenliğine günlük 20 milyon metreküp katkı sağlayacak. 



Erdoğan: Teröre bu topraklarda asla fırsat vermeyeceğiz


İzmir'e çeşitli açılışlar gerçekleştirmek üzere gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, Aliağa'dan sonra Tire'ye geçti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Tire'deki süt entegre tesislerinin açılışı öncesinde fabrikanın bahçesini miting alanına çevirip toplanan vatandaşlara otobüs üzerinden seslendi.


İlk olarak helikopterle alınan üzerinden geçen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'a vatandaşlar aşağıdan ellerindeki Türk bayraklarını sallayıp, sevgi gösterilerinde bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Ezilenlerin gür sesidir o. Cumhurbaşkanımız başkomutanımız geliyor', 'İşte lider, işte liderimiz' sözleriyle anons edildi. Vatandaşlar da Rabia işareti yapıp, "Ya Allah Bismillah Allahu Ekber" dedi.


Mitingi gibi alanda ilk olarak Başbakan Binali Yıldırım konuştu. Sözlerine 'Cumhurbaşkanımız Tire'ye hoş geldiniz' sözleriyle başlayan Başbakan Binali Yıldırım, açılışını yapacakları Sütaş'ın üretim tesisinde 850 kişinin istihdam edileceğini belirterek, şunları söyledi: "İzmir, Türkiye'nin batıya açılan kapısı. İzmir olmadan Türkiye fotoğrafı eksik kalır. İzmir'in ilklerin kenti olduğunu huzurlarınızda söylemek istiyorum. İstiklal mücadelemizin başladığı ve zaferle noktalandığı kentin adı İzmir'dir. İzmir'i Ankara'ya İstanbul'a otoyollarla hızlı trenlerle bağlıyoruz. 2023'e giden yolda emin adımlarla hedeflerine ulaşması için projeleri bir bir hizmete açıyoruz. Daha geçen hafta ülkemizin gururu Avrasya Tüneli'nin açılışını yaptık. İki kıtayı denizin altından birleştiren Asya ile Avrupa'yı 4 dakikada geçen bu muazzam eser, sadece İstanbul'un değil aynı zamanda İzmir'in de projesidir. Oradan çıkıp Osmangazi Köprüsü'nden geçip İzmir- İstanbul Otoyolu için 2018 yılında inşallah 'ver elini İzmir' olacak. Sayın Cumhurbaşkanım burada Küçük Menderes Ovası'nın yiğit insanlarını, çalışkan arılarını görüyorsunuz. Liderliğinizde İzmir- Türkiye ile birlikte 2023 hedefleri için gece gündüz demeden çalışacak ve mutlaka ülkemizi Türkiye'yi parmakla gösterilen 10 ülke arasına sokacağız inşallah. Yeter ki birliğimiz, dirliğimiz, kardeşliğimiz zarar görmesin. Bir olacağız. Tek bayrak, tek millet, tek vatan, tek devlet. Teröre bu topraklarda asla fırsat vermeyeceğiz." 


"HİÇBİR GÜCÜN KARŞISINDA EĞİLMEDİK"


Vatandaşların 'Dik dur eğilme bu millet seninle sözleriyle' sloganıyla konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hiç endişeniz olmasın. Biz bugüne kadara hiçbiri gücün karşısında eğilmedik. Sadece rabbimizin karşısında, huzurunda rükuda eğiliriz. Başka yok" dedi. 


Tire'nin seçilmesinin önemli olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tire bugün gerçekten muhteşem bir eserle farklı bir geleceği yürüyecek. Önce Ege Gaz'ın tesislerinin açılışını yaptık. Şimdi de Sütaş'ın Tire'deki bu dev tesisinin açılışını yapıyoruz. Şahsım milletim adına Muharrem beye ve ekibine teşekkür ediyorum. Sütaş'ı bundan böyle reklamlarda izlemekle kalmayacağız Tire'yi de izleyeceğiz. Bütün bunlarla birlikte Tire'nin dev yatırım için seçilmesi manidardır. Bu çiftçimizin, hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız emeğinin değerlendirilmesine yönelik adımdır. Emeğin karşılığını bulması bizim için iftihar vesilesidir" dedi. 


EL BAB OPERASYONUNU DEĞERLENDİRDİ


El Bab'ta süren operasyonu da değerlendiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Son zamanlarda cereyan etmekte olan terör belasına karşı bakın durmak var mı? Yola devam ediyor muyuz? İstedikleri kadar terör estirsinler. Bu milleti bölemeyecekler. İşte Tire. İstanbul'da terör eylemi oldu, Allah rahmet eylesin. Kayseri'de bir terör eylemi oldu, şehitlere Allah'tan rahmet diliyorum. Rusya büyükelçisine suikast oldu. Rahmet diliyorum. El Bab'ta 16 şehidimiz Allah onlara rahmet etsin. Fakat biz ne diyoruz biz bir ölürüz bin geliriz. İşte El Bab'ta ne oldu? Bine yakın DEAŞ'lı orada öldürüldü. Şimdi bazıları akıl veriyor; 'Bizim Suriye'de ne işimiz var. Dünyayı biz mi kurtaracağız' diyor. Bizim dünyayı kurtarmak diye derdimiz yok ama benim Kilis'ime, Gaziantep'ime saldıranlarla hesabım var. Bunlar ne akılsız adam ya. Adam 56 benim vatandaşımı şehit ediliyor, utanmadan sıkılmadan 'dünyayı biz mi kurtaracağız' diyor ve biz sabır sabır dedik en sonunda girmek zorunda kaldık. Şu anda El Bab'a kadar inmiş vaziyetteyiz. TSK'mız Özgür Suriye Ordusu ile orada çalışmalarını sürdürüyor. 'Diplomatik yanı olması lazım' diyorlar. Olmadığını kim söyledi sana. Koalisyon güçleriyle, Rusya'yla İran'la aynı şekilde bir taraftan da bunu yapıyoruz. Aynı şekilde Suudi Arabistan, Katar'la görüşüp bunları yapıyoruz. Bize kimse diplomasi dersi vermesin. Dersimizi iyi biliyoruz. Bundan sonraki süreçte de aynı kararlılıkla devam edeceğiz bize dokunan hesabını iyi yapsın. Karşılığını alır. Canımız acıyor ama onlara da karşılığını veririz."

"TERÖRLE BİZİ YORMAYA ÇALIŞANLAR BİLSİN Kİ BİZ YORULMAYIZ" 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, vatandaşlara seslendikleri mitingin ardından Sütaş A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz'ın sahibi olduğu Sütaş'ın, Tire OSB'deki üretim tesisi açılış törenine katıldı. 120 bin metrekarelik alandaki entegre tesiste süt fabrikası, yem fabrikası, geri dönüşüm ve enerji tesisi, gübre üretim tesisi yer aldı. 

Başbakan Yıldırım, törende yaptığı konuşmada bu tesiste günde bin ton süt, yılda 350 bin ton yem, 210 bin ton da kesik yem üretileceğini belirterek, 850 kişinin istihdam edileceğini vurguladı. Başbakan, şunları söyledi:

"Terörle bizi yormaya çalışanlar bilsin ki biz yorulmayız. Bu ülkenin birliğini, dirliğini, kardeşliğini bozmak isteyenlere karşı pabuç bırakmayız evvel Allah bu projeler çalışmalar bu gayretler terörü de ülke gündeminden düşürecek. Açılan her tesis yapılan her yatırım iş olarak ekmek olarak millete geri dönüyor. Hükümet olarak Türkiye için kim çivi çaktıysa her zaman yanında olduk, destekçi olduk. Sabah Aliağa'de özel sektörün gerçekleştirdiği enerji sektörüne ivme sağlayacak iki projenin açılışını yaptık. Şimdi de Küçük Menderes Ovası'nda, Tire'de güzel bir projeyi hayata geçiriyoruz. Tire OSB'de 120 bin metrekarelik alanda entegre tesisleri, süt fabrikası, yem fabrikası, geri dönüşüm ve enerji tesisi, gübre üretim tesisinden oluşan bir kompleksi burada hizmete alıyoruz. Üniversite sanayi işbirliği modeli ile üreticiye öğrencilere hizmet verecek bir eğitim merkezi yer alıyor. Enerji tesislerinde hayvansal gübreler, tarımsal ve gıda üretim atıklarıyla fabrika atıklarından elektrik enerjisi ve ısı enerjisi üretilecek. Fabrikada hiçbir şey zayi olmuyor. Çevreci bir fabrika. Hem enerjisini karşılıyor hem de üretimini yapıyor. Günde bin ton süt üretecek, yılda 350 bin ton yem, 210 bin ton da kesik yem üretilmiş olacak. Bu verimli ova, Küçük Menderes Havzası daha fazla bolluğa kavuşacak berekete kavuşacak. Açılışını yaptığımız yatırım 850 vatandaşımıza doğrudan iş, aş sağlayacak. Ayrıca 8 bin üretici aile de düzenli aylık gelir sahibi olacak. Bu tesis hayırlı uğurlu olsun. 41 yıllık geçmişi olan Sütaş 'a 41 kere maşallah. daha nice 40'lı 50'li yıllara inşallah başarıyla devam etmesini diliyoruz." 

Başbakan Yıldırım, Türkiye dünyada süt üretimi yapan 9 ülkeden biri olduğunu belirterek, bunda en büyük payın İzmir'in olduğunu belirterek, "Tarım deyince belki birçoklarının aklına İzmir gelmez. Halbuki İzmir tarımda önemli bir merkez. 1.1 milyar TL hayvansal üretim değeri ile İzmir, Konya'dan sonra ikinci büyük ilidir. Canlı hayvan varlığı bakımından ikinci sıradadır. En fazla hayvancılık desteği Konya'dan sonra İzmir'de yapıldı. 1 milyon 732 bin tonluk süt üretiminde İzmir, Türkiye'de bir numara. Süt desteklerinden en fazla yararlanan il İzmir. 14 bin 347 alanda yapılan süs bitkileri, çiçekçilik bakımından da Türkiye'nin bir numarası İzmir. Ülke genelindeki ihtiyacın yüzde 50'sini karşılayan bahçe bitkileri, süs bitkileri üretimi bu havzada sağlanıyor" dedi. Türkiye ne kadar kalkınırsa kalkınsın tarımın stratejik bir sektör olmaya devam edeceğini belirten Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Göreve başladığımız günden bu güne çiftçimizin yüzü gülsün diye yorulmak durmak nedir bilmeden çalışıyoruz. Milli tarım projemizi paylaştık. 2002'de 8 milyon ton olan süt üretimini 2015 yılı itibariyle 19 milyon tona çıkardık. Süt ihracatını 24 milyon dolardan 235 milyon dolara yükselttik. 2009 yılında ulusal süt kayıt sistemi kuruldu. Kayıtlı süte ayrıca prim desteği veriyoruz. Okul sütünde 252 bin ton süt dağıtıldı. Arz fazlası sütün değerlendirilmesi için 21 Aralık 2016 itibariyle 14 adet süt tozu tesisi süt alımı yaptık. 14 yıllık çalışmaların sonunda Türkiye dünyada süt üretimi yapan 9 ülkeden biri oldu. 2023'e gelmeden Türkiye ilk 10 arasında yerini aldı. Bunda en büyük pay İzmir'indir. Avrupa'da süt üretiminde üçüncüyüz. Tarımsal hasılada Avrupa'da bir numarayız. Dünyanın 3. büyük tohum yem fabrikasını Türkiye'de açtık. 2002 yılında 36 milyar lira olarak devraldığımız tarımsal ihracatımızı 147 milyar TL'den 4 katına çıkardık. Tarımsal ihracatımızı 4 kattan fazla artırdık. Buğday unu ihracatında 2005 yılından bugüne dünyada bir numarayız. Milli tarım projesi ile 'kafana göre değil havzana göre ek' diyerek önemli bir iş başlattık. 941 havzada ne ürünlerin yetişeceğine dair bir planlama yaptık. Herkes aynı ürüne yüklenmeyecek. Dengeli olarak Türkiye'nin her yerine ürünler dağılacak."

Menderes ovasında patates ekilmeyeceğini, ekilirse teşvik verilmeyeceğini söyleyenler olduğunu kaydeden Başbakan Yıldırım, "Kocaman bir yalan. Patates buranın vazgeçilmez ürünüdür. Desteklenmeye devam edilecektir" dedi.

ERDOĞAN: KİMSE BU TOPRAKLAR ÜZERİNDE OPERASYON DÜŞÜNMESİN 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, ülkenin her alanda topyekun bir mücadele yürüttüğünü vurgulayarak, açılışı yapılan tesisin hayırlı olmasını diledi. Nüfusu 80 milyona dayanan 2023 yılı için 500 milyar dolarlık ihracat hedefi bulunan ülkenin üretim tesislerinin eğitim dahil tüm unsurları kapsıyor olması gerektiğini belirten Erdoğan, "Sütaş, ilk araştırma geliştirme tesisini Karacabey tesislerinde açarak bu alandaki öncü rolünü gerçekleştirdi. 'Çiftlikten sofraya' anlayışı ile hizmet veren Sütaş yönetimini tebrik ediyorum. Tire Entegre Tesisleri'nin faaliyete geçmesinde emeği geçen herkesi kutluyorum. Türkiye'nin asıl meselesi yatırımdır, üretimdir istihdamdır" dedi.

Erdoğan, milletin demokrasisine özgürlüğüne bayrağına ezanına devletine toprağına göz dikilmesine izin vermeyeceğini tarihin her döneminde olduğu gibi son yıllarda sayısız kez ortaya koyduğunu belirttiği konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Güvenlik güçleri PYD ve DAEŞ'e ülke içinde PKK, FETÖ ile yoğun bir mücadele içinde. Milletimin güvenlik güçlerine desteğinin tam olduğunu biliyorum. Bu millet güçlü bir millettir. Bu millet yüce bir millettir. Hep şunu söylüyorum. 80 milyon tek milletiz, ayrım yok. Tek bayrak rengi şehidimizin kanı, hilali bağımsızlığın ifadesi, yıldız şehitlerimizin ta kendisi. Kimse şurada burada paçavraları bizim bayrağımıza eş bir bayrak olarak karşımıza çıkarmasın. Tek bayrağımız var. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Tarla, arsa mıdır? Değildir. Ne zamanki imar geçer o zaman arsaya dönüşür. Bir bayrağın da bayrak olabilmesi için uğruna kan veren şehitlerinin, gazilerinin olması gerekir. Bizim bayrak böyle oluştu. Üçüncüsü tek vatan. 780 bin kilometrekare ile tek vatandır. Kimse bu topraklar üzerinde operasyon düşünmesin bedelini ağır öderler. Tek devlet. Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka bizim devletimiz yok. Paralel devlet, üslü devlet asla. Bu girişimde bulunanlar da bedelini ağır ödediler ödüyorlar. Topyekun bir mücadele yürütüyoruz, yürütmek zorundayız. Terörden darbeye girişimine, ekonomik sabotajdan diplomatik sabotajlara kadar her yöntem deneniyor. Ekonomik baskı uyguladılar. Yastığınızın altında ne kadar dolar varsa gelin tür TL yatırın dedim. Vatandaşım, yaklaşık 2 milyar doları TL'ye çevirdi. Bunun için her birimiz kendi cephemizden sorumluluk alanımızdan mücadeleye katılmak zorundayız. İşçi fabrikasında en iyi üretimi yapacak, çiftçi en iyi ürünü yetiştirecek, esnaf en iyi hizmeti verecek, işadamı yatırımlarını devam ettirecek, bankacılar en uygun finansman imkanlarını sağlayacak. Düşük faizle kredi sağlayacak. İhracatçılarımız sürekli yeni pazarlar bulma ve mevcutlarını güçlendirme içinde olacak. Şehitlerimize gazilerimize vefa borcumuzu ödeyebilmemizin en doğru yolu budur. Bugün karlı dağların sarp tepelerindeki mağaralarda PKK'lı teröristleri arayan, El Bab'ı DAEŞ'tan kurtarmaya çalışan, gizli açık tüm yöntemleriyle FETÖ'yü tasfiye için çalışan, Afganistan'da güvenliği sağlamak için çalışan fedakarca mücadele eden güvenlik güçlerimiz bizden dua ile birlikte ülkemizin kalkınması için çalışmamızı bekliyor. Bu evlatlarımız vazifelerini tamamladıklarını güvenli olmasının yanında ekonomik olarak da üretken bir Türkiye bulmak istiyor. Yatırımları projeleri ertelemek bir yana öne çekmeli, azaltmak bir yana artırmalıyız. 2023 hedeflerine ulaşmak için taş üstüne taş koyan herkesi destekliyor, tebrik ediyorum."

"ÜRETİMİ GELİŞTERECEK YOLU AÇAMAZSINIZ" 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarlalar boş dururken hayvan yeminin tamamını dışarıdan alınmasını eleştirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Yaşadığımız krizlerin bize gösterdiği bir hakikat var. Türkiye olarak her alanda kendi kendimize yeten, ihracat yapan bir ülke haline gelmeliyiz. Gelir miyiz? Evvel Allah geliriz. Hiç endişeniz olmasın. Ancak üretimimizi tasarımızı kendimiz yaparak teknolojimizi geliştirerek ileriye taşıyarak bu hedefe ulaşırız. Bu yaklaşımı her alanda hakim kılmalıyız. Tarım ve hayvancılık ürünleri için bu ülkenin dışarıya milyonlarca dolar ödemesinden ben fevkalade rahatsızlık duyuyorum. Gelişmeler var ancak ihracat standartlarında üretim ve pazarlamada sıkıntı olduğu anlaşılıyor. Bu tesislerin sayısını çoğaltmalıyız. Ufak tefek şeylere takılıp kalmayacağız. Bu yatırımları teşvik bölgesinde de yapacağız. Bingöl'de böyle bir tesisin kurulması hem istidam hem üretim sağlayacak ve oralar da ayağa kalkacak. Tarımsal üretimi teknoloji ile desteklemedikçe arzu ettiğimiz seviyeye ulaşamayız. Traktörü yılda bir ay kullanıp kalan 11 ay bahçede yatırırsanız üretimi geliştirecek yolu açamazsınız. Bu mantık, mantık değil. Tarlalar boş dururken hayvan yeminin tamamını dışarıdan alırsanız elde ettiğiniz kazançtan memnun olmazsınız. Yapılanlar doğru da olsa yetersiz. Topraklarımızı meralarımızı su kaynaklarımızı denizlerimizi daha etkin kullanmanın yollarını aramalıyız. Son yıllardaki kayıplarımızı telafi etmenin ötesinde daha büyük adımlar atmalıyız. Yeni Türkiye'nin inşasını 80 milyon hep birlikte gerçekleştireceğiz." 

ERDOĞAN KÜRSÜDE AYRAN İÇTİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sözleri söyledikten sonra kendi foto muhabirinden ayran getirmesini istedi. Ayranı eline alarak gösteren Erdoğan, "Dedim ki; bu milletin milli içkisi ayrandır. Günlerce haftalarca bana saldırdılar. Varsın saldırsınlar. Bizim milli içkimiz ayrandır" diye konuştu. Ardından ayran şişesini açarak içen Erdoğan, "Maşallah elinize sağlık" dedi. 

Sütaş A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, tablo hediye etti. Yılmaz, Erdoğan ve Ylıdırım'a hatıra olarak ayran şişesi de imzalattı.

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kocaeliden, Türkiyeden ve Dünyadan Son Dakika Haberleri Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız
Yukarı ↑