‘ÇAT KAPI’ TEHLİKESİ…

Ak Parti Kadın Kollarının seçim öncesi gerçekleştirdiği ve çok övündüğü bir projedir.

Ak Parti’li bir Kadının, bir anda siz evde pijamanızla atletinizle belki de şortunuzla otururken kapınızı çalarak,

‘Merhabaaa Ak Parti’den geliyoruz size broşürümüzü vermek istiyoruz’ diyerek uyguladığı bir projedir.

Ne var ki bunda diyeceksiniz?

Aslında yazımın başlangıcında ne var ki sorunuza az çok cevap vermiş oldum.

Ama sizin için biraz daha olayı açmak istiyorum.

Bir kadın düşünün evinde çolunu çocuğunu bırakmış, dükkanını kapatmış, belki de eşine bile tam anlamıyla zaman ayıramamış, yollara düşüyor, apartman apartman dolaşıyor, sen şuraya, sen şuraya diyerek bölgelere ayrılıyorlar.

Sonrasında kapıları çalıyor. Çaldığı kapı belki sapık birinin kapısı, belki it kopuğun kapısı, belki de Hdp’linin, belki Chp’linin… Dünyanın bin  bir türlü hali var…

Tacize uğrayabilir mi? EVET…

Küfür yiyebilir mi? EVET

‘Ne demek istiyorsun o zaman, ne yapılmalı çözümünü söyle çözümünü’ dediğinizi duyar gibiyim.

Hemen söylüyorum size daha fazla bekletmeden…

Bak kardeşim ne yapacaksın biliyor musun?

Kadın Kollarımızın yanına, ya gençlik kollarından genç kardeşlerimizi takacaksın, ya da İl, İlçe Yönetiminde ki rayban gözlüklü, rugan ayakkabılı, stefano ricci kravatlı erkek yöneticileri takacaksın. Çat kapı onlarda gezecekler.

Eşlerini camdan baktırmayanlar, tek başına çarşıya çıkartmayanlar, Ak Parti’li kadınları her türlü şeyle karşılaşacakları çat kapılara nasıl gönül rahatlığıyla gönderebiliyorlar ?

Siz lafa gelince hani bir aileydiniz ?

O zaman partinizin kadın kollarını da eşiniz ve bacınız gibi görün, nasıl ki eşinizin, bacınızın tek başına elin adamının kapısını çalmasını istemezseniz o zaman kadın kollarında ki bacılarımızın da bu duruma düşmesine müsaade etmeyin.

Bu arada hazır laf açılmışken şunu da eklemek istiyorum. Ak Parti’li Kadınlar, her zaman ki gibi çat kapı, ayaklarına sular inene kadar çalışacaklar, yine her zaman ki gibi iş iş pasta yemeğe gelince pastayı erkek yöneticiler yiyecek, tabaklarını yine her zaman ki kadınlar yıkayacaktır.

Neyse ama ‘Kadınlarımız seçimlerin mihenk taşlarıdır onlar bizim seçim kazanmamız da en büyük güçtür’ dediklerinde büyüklerimiz, yine bizim kadınlar salya sümük birbirine sarılarak ağlarlar ve bu gazla bir beş yıl daha çalışırlar.